Son günlerde, ABD teknoloji devi Intel piyasalarda tartışmalara yol açtı. En son piyasa verilerine göre, Intel'in hisse fiyatı seans içinde belirgin bir artış gösterdi ve artış oranı bir ara %6.28'e ulaştı, bu da piyasa değerinin 109.32 milyar dolara yükselmesine neden oldu. Bu yükseliş, Trump'ın son açıklamalarıyla yakından ilişkili.

Trump son zamanlarda, Intel'in %10 hissesini ticaret yoluyla elde etmeyi düşündüğünü belirtti. Bu işlemin son derece değerli olacağını düşündüğünü ve Intel'in bu hisse senetlerini satmayı kabul ettiğini açıkladı. Trump ayrıca, gelecekte benzer daha fazla işlemin yapılabileceğini ima etti.

Ancak, konuya vakıf kaynaklar, bu işlemin nihayetinde gerçekleşse bile, ABD hükümetinin Intel'in yönetim kuruluna doğrudan katılmayacağını ve şirketin günlük yönetiminde önemli bir rol oynamayacağını bildirdi. Bu bilgi, bir bakıma piyasa üzerinde hükümetin işletme faaliyetlerine aşırı müdahale edebileceği yönündeki endişeleri hafifletti.

Bu potansiyel hükümet yatırım planı, sektörde geniş bir tartışma başlattı. Bazı analistler, bunun ABD hükümetinin yerli yarı iletken endüstrisinin rekabet gücünü artırmak için bir stratejik adım olabileceğini öne sürüyor. Aynı zamanda, bu tür bir uygulamanın diğer ülkelerin de benzer adımlar atmasına neden olabileceği ve böylece küresel teknoloji endüstrisi üzerindeki derin etkilerini vurgulayan görüşler de var.

Her ne olursa olsun, Intel'in hisselerindeki büyük artış, yatırımcıların bu potansiyel anlaşmaya olumlu bir yaklaşım sergilediğini yansıtıyor. Bu sadece Intel'e daha fazla finansman desteği sağlamakla kalmayabilir, aynı zamanda küresel yarı iletken pazarındaki rekabet gücünü de artırabilir. Ancak, bu yeni hükümet ile şirketler arasındaki işbirliği modelinin norm haline gelip gelmeyeceği ve olası uzun vadeli etkileri, piyasanın daha fazla gözlem ve değerlendirme yapmasını gerektiriyor.